Yüz benzerliklerinin, paylaşılan genetik varyantlar ve ömür tarzı özellikleriyle bağlantılı olduğu bulunmuş oldu.DNA bileşimi, çevre ve yaşam deneyimlerimiz sayesinde her insan biyolojik olarak benzersizdir. Bununla beraber, yüzü bizimkine benzeyen birine rastlamak hala mümkündür - bir görsel ikiz. Biyolojik olarak ilgisiz benzerlik vakaları oldukça yaygındır ve sosyal medya yardımıyla artık ayrım edilmeleri daha da kolay.
Bu çalışmada kullanılan benzerlerin fotoğrafik örnekleri. Kredi detayları: François Brunelle.
Kanadalı sanatçı François Brunelle, 1999'dan beri “Benzer değilim” isimli bir projenin parçası olarak dünya genelinde birbirine benzeyen kişilerin fotoğraflarını elde ediyor. İspanya'daki Josep Carreras Lösemi Araştırma Enstitüsü'nden Manel Esteller liderliğindeki bilim insanları, yüz özelliklerini moleküler düzeyde paylaşan insanları karşılaştırmak için şimdi Brunelle'nin çalışmasını kullandılar.
Çalışmanın kıdemli yazarı Esteler yaptığı açıklamada, "Çalışmamız, aşırı derecede benzer yüzleri olan insanların ortak genotipleri paylaştığını, oysa epigenom ve mikrobiyom seviyelerinde ahenksiz olduklarını göstererek insan benzerliğine dair ender bir fikir veriyor" dedi. "Genomik onları bir araya toplar ve gerisi onları birbirinden ayırır."
Araştırmacılar, 23 ila 78 yaşları arasındaki 22 erkek ve 42 kadın da dahil olmak üzere Brunelle'nin çalışmasından 32 benzer çiftin vesikalık fotoğraflarını elde ettiler. Nesnel benzerliği ölçmek için farklı yüz tanıma algoritmaları uyguladılar. Ek olarak, katılımcıların bir biyometrik ve ömür seçimi anketi doldurmaları ve DNA örnekleri vermeleri gerekiyordu.
Ankette kan grubu , sosyo-ekonomik geçmiş, boy, kilo, diyet, yaşam tarzı ve ilişki faktörleri değerlendirildi. Bu arada, genom, mikrobiyom, metabolom, lipidom ve epigenom gibi birçok "om"un incelenmesi anlamına gelen multiomik çözümleme yapmak için DNA örnekleri alındı.
Birbirine benzeyen 32 çiftten 16'sı, yüzleri birbirinden ayırt edemeyen üç yüz tanıma algoritması tarafından kümelendi. Araştırmacılar, bu 16 katılımcının tükürüğünden elde edilmiş DNA'nın genom çapında ilişkilendirme çalışmasının (GWAS), bu çiftlerden dokuzunun genetik düzeyde kümelendiğini gösterdiğini söylemiş oldu.
Benzer kişiler, dudakların, ağzın ve gözlerin şekli ve biçimiyle ilişkili genleri, kafatası şekliyle ilişkili olabilecek kemik oluşumuyla alakalı genleri, cilt dokuları ve sıvı tutulmasıyla ilgili genleri ve bununla ilgili hemen hemen meçhul kesin işlevi olan genleri paylaşma eğilimindeydi. Yüz özellikleri.
Dahası, araştırmacılar, kilo ve boy şeklinde fiziksel özelliklerin yanı sıra tahsil ve sigara içme gibi davranışsal özelliklerin de benzer çiftlerde ilişkili olduğunu bulmuşlardır. Benzerlerin genetik olarak birbirleriyle ilişkili olmadığı düşünülürse bu dikkate değer.
Yeni çalışmanın yazarları, beraber ele alındığında, sonuçların muhtemelen fiziksel görünümle ilgili paylaşılan genetik varyasyonun ortak alışkanlıkları ve davranışları da etkileyebileceği anlamına geldiğini açıkladı.
Araştırmacılar, çalışmanın siyah beyaz 2B görüntülerin kullanması ve başta Avrupa olmak suretiyle azaltılmış örneklem boyutu dahil olmak üzere bir dizi sınırlama taşıdığını kabul ediyor. Bununla beraber, bulgularının insan benzerlikleri hakkındaki düşünce verdiğini ve oldukça benzer yüzlere haiz insanların ortak genotiplere sahip olduğunu, ancak değişik epigenetik ve mikrobiyom profillerine haiz bulunduğunu öne sürüyorlar.
Yorumlar
Yorum Gönder